Orta Karadeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (ORKASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı
Emin Bahri Uğurlu, pandemi döneminde ekonominin düzene sokulması görevinin tek
başına hükümetin ya da vatandaşların olmadığının altını çizerek, topyekun bir
mücadele verilmesi gerektiğini söyledi.
Emin Bahri Uğurlu, artan döviz, altın kurlarının ardından
pandeminin de etkisiyle zor durumda kalan işverenler ve ülkenin ekonomik durumu
hakkında bilgiler verdi. Birçok şirket ve işverenin bu durumdan zarar
gördüğünün altını çizen Uğurlu, bu dar boğazdan hükümet ve vatandaşların birlikte
çaba göstererek çıkacağını, ekonominin rayına oturması için de siyasi ortamın
gergin olmaması gerektiğini açıkladı.
"Ekonomik sıkıntıyı balans edecek sigorta
şirketleri Türkiye'de yok"
Birçok sektörün pandemiden olumsuz etkilendiğini ifade
eden Emin Bahri Uğurlu, "İşverenler hala sıkışık durumda. Pandemi
dolayısıyla birtakım vergiler ertelendi ama işverenlerin bu dönemde çalışma
şartları zorlaştı. Şu anda yazın rehaveti ile gidiyoruz. Eylül-ekim gibi vaka
sayıları biraz daha artarsa iş yerleri tekrar bir sıkıntıyı daha kaldıracak
halde değiller. Bu sefer diğer ertelenen borçların zamanı da gelecek. Bu
sıkıntıyı balans edecek sigorta şirketleri Türkiye'de yok. Önceden uluslararası
sigorta şirketleri vardı ama onlar da geri çekildiler. AB'de olmadığımız için
de Türk parası erimeye devam ediyor. İşveren şu anda personel ödemelerinde
zorlanıyor. Finans kurumları ve bankalar ise taviz vermiyorlar. Bankalar sicili
bozuk kişilere nakit vermiyor. Genel anlamda bir sıkıntı var. 2. el otomobil ve
buzdolabı satışı bu süreçte arttı. Sağlık sektörü bu süreçte gelişti. Ama
birçok sektör de pandemiden olumsuz etkilendi. Herkes kendi elinden geleni
yapacak. İşveren de tek başına bırakılmamalı" dedi.
"İhtiyaçlar muhakkak alınmalı, gereksiz harcamadan
kaçınılmalı"
Vatandaşların gereksiz harcamalar yerine ihtiyaçlara yönelmesi çağrısında bulunan Başkan Uğurlu, "Kısa çalışma ödeneği de tam yeterli olmadı. Mesela personel çıkartılması gerekiyor, çıkartılamıyor. Dünyada herkes küçülmeye gidiyor. ABD bile yüzde 35 küçülmüş. Bizden büyüme isteniyor. Bankalar garantilerde diretiyorlar. Piyasa şartlarında ortalamanın altında gidiyoruz. Bu süreçte ekonominin düzelmesi için öncelikle vatandaşlar pandemiyi kabullenecek. Vatandaşlar gerekli tüm tedbirleri almak zorunda. Vatandaşlar ihtiyacını almak zorunda. Alınmazsa ekonomi daralıyor. İhtiyaçlar etlenememeli. Gereksiz harcama da yapılmamalı. Gereksiz harcama yapılınca talep varmış gibi görünüyor ve frenlemeye gidiliyor. Hükümetten beklentimiz; döviz zikzaklarının biraz daha karşılanabilir halde olması lazım. Siyasi ortamın gergin olmaması lazım. Geçen seneye göre kendimizi rahat göremiyoruz" diye konuştu.
"Ekonomiyi düzeltme görevi tek başına hükümetin veya
vatandaşın değil"
Ekonominin düzene sokulması ve rayına koyulması için
topyekun bir mücadelenin verilmesi gerektiğini vurgulayan Uğurlu şunları
söyledi:
"Allah şu süreçte
hükümete de kolaylık versin. Hükümet suçlu demiyoruz. Hepsini beraber
yapacağız. Her şeyi ne tek başına hükümet yapabilir ne de tek başına
vatandaşlar bu işin altından kalkabilir. Dünya bu pandemiyle uğraşıyor. Daha da
kötü günler gelebilir. Bunun için hep beraber tedbir almamız lazım. Her kapanan
kepenk milli servetimizden gidiyor. Şu süreçte borçlanmadan kaçınmamız
gerekiyor. Bir şey alınacaksa milli gelir ile almamız lazım. Güney Kore, Tayvan
gibi ülkeler bu süreçte büyük atılım yaptılar. Bizim de bu krizleri en düzgün
şekilde atlatmamız lazım. Süreç böyle devam ederse işverenlerin çoğu dökülür.
2. bir dalgada işverenlerin yüzde 20'si sıkıntı çekebilir." -